50'li Yaşlarda Yaptığımız En Büyük 6 Hata


50 yaşından sonra sağlık ve zindelik en önemli önceliklerimiz olmalıdır. Çünkü ne kadar iyi hissedersek, o kadar iyi görünürüz ve yaş önemsiz hale gelir.
Yarım yüzyılı geçirmiş olsak da hayat şartları ya da duygusal nedenlerimizden dolayı, çoğumuz kendimiz için en doğru ve en iyi adımları atmakta zorlanıyoruz…
Özellikle ekonomik ve çevresel şartlarımız bizi yaşamın bir kenarında oturup ne olduğunu bilmediğimiz bir şeyi beklemeye sürükleyebiliyor.
Evlatlarımız, çocuklarına bakmamızı isteyebiliyor, ekonomik şartlar içimizde kalan kendimizi için gereken şeyleri yapmamıza izin vermez durumda olabiliyor…. Konu komşu, kınayan bakışlarla “…Bu yaştan sonra…”diye başlayan cümleler kuruyor. Mağazalar biraz kalınlaşan ve genişleyen bedenimize uygun kıyafetler satmıyor…. VS, vs…
Bu liste böyle uzayıp gider… Peki, ne yapacağız? Belirli zorluklar ve sıkıntılarla geçmiş koca hayatlardan sonra bunları sineye çekip oturacak mıyız? Elbette hayır! Her şeyden önce kendi önceliklerimizi en başa almayı öğreneceğiz…
Yaşımızı kucaklayıp, ondan korkmayacağız… Değişimin gerçekleştiğini ve bizim için en iyi yolun sağlık ve zindeliğimizi birinci sıraya almak olduğunu kabul edeceğiz.
Şimdi gelin bu dönemde yaptığımız en önemli 6 hataya ve kaçınma yollarına birlikte göz atalım…

Yaşlanmaktan Korkmak

Size verebileceğim en iyi tavsiye şudur: 50 yaşından sonra korkusuz olun. Korku sizi hayallerinizin peşinden koşmaktan alıkoyabilir ve pes etmenize neden olabilir ve sizi konfor bölgenizde tutsak bırakır.
Sağlıklıysan kendini iyi hissedersin. İyi hissediyorsan, iyi görünürsün. Kendinizi iyi hissediyor, iyi görünüyorsanız ve geleceğiniz için bir vizyonunuz varsa, kendinizi daha da iyi hissedersiniz. Tüm bunlara ve bu şekilde kalma bilgisine sahipseniz, kendinizi harika hissedersiniz. Ve eğer harika hissediyorsan, yaş kimin umurunda?

Hayatınızın Kontrolünü Kaybetmek

50 yaşımıza gelince, ailemiz, çocuklarımız sevdiklerimiz kısaca toplum bizim geleceğimizi çoktan planlamış gibi hissetmeye başlıyoruz.
Yaşlanıyoruz, arka planda kayboluyoruz, menopoz sonrası kilo almaya devam ediyoruz. Ağrılar sızılar başlıyor… Kendimizi zaman zaman çok kötü hissedebiliyoruz.
Bunun yerine hızla kontrolü elinize alıp, kendinize bir günlük plan ve genel planlar yapmanız, kendi kararlarınızı hayata geçirmeye çalışmanız lazım…
Kendinize egzersiz, sağlıklı beslenme, akıllı cilt bakımı, kolay makyaj ve saç, sade stil yepyeni bir tavır içeren yeni bir gelecek yaratmalısınız. Yaşlanmayı kontrol edemeyiz ama nasıl yaşayacağımızı kontrol edebiliriz.

Çok Fazla Bilgiden Bunalmak

Bilgi güçtür, değil mi? 50 yaşıma geldiğimizde daha önce sormadığımız bir çok sorunun cevaplarını bulmak için bir arayışa giriyoruz. İnternette, kitapçılarda ve dergilerde sürekli bir şeyler araştırıyoruz. Gündüz programlarındaki doktorların, uzmanların her sözünü kanun gibi izliyoruz…
Ama bir bakıyorsunuz ki kısa sürede her şey aşırı bilgi yüklemesine dönüşüyor…. Herkesin bir fikri var ve çoğu birbiriyle çelişiyor:
Daha fazla protein yiyin. Hayır, daha az protein ye.
Takviyeler alın. Hayır, tüm besinlerinizi yiyeceklerden alın.
50'den sonra kot giyebilirsin. 50'den sonra kesinlikle kot giyemezsin.
Görünüşe göre herkes bize kilo vermek veya kırışıklıklardan kurtulmak için bir şeyler satmak istiyor.
İşte tüm bunlara alet olmadan kendimizle kamamız ve kendimiz için en iyi olana kalbimizin ve beynimizin emirleri ve bilimsel bilgiler ışığında kendimiz karar vermemiz gerekiyor.

İçinizdeki Çocuğu Görmezden Gelmek

Gülümseyin, oynayın, gülün, eğlenin, etkileşim kurun, bağlantı kurun. Bunların hepsi sağlıklı yaşlanma için gereklidir. Kendinizi veya dünyayı çok ciddiye almayın. Her zaman problemler olacak, ama sürekli onlar üzerinde durmak zorunda mıyız? Çocukken dışarı çıkıp etrafta koşmanın ne kadar eğlenceli olduğunu hatırlıyor musunuz? Bunu şimdi varsa köpeğinizle yapabilirsiniz.

Yoksa da yine mutlaka, oyun oynayın, bir hobi edin, sizi önemseyen arkadaşlarınızla yakın temasta kalın ve umursamayanlardan uzak durun. Gönüllü toplumsal çalışmalara, derneklere katılın, kısaca sosyalleşin ve hayatın içinde diri durmak için ısrarcı olun…

Kendiniz İçin “Yaşlanıyorum” Diye Üzülmek

Hayat her zaman kolay değildir, özellikle siz veya sevdikleriniz hastalık, kayıp veya zor ekonmik dönemeçlerde hepimiz büyük üzüntüler yaşadık, yaşıyoruz ve yaşayacağız… Bunlar kaçınılmaz; lakin kendiniz için üzülmek, kendinize acımak ters etki yapar, çünkü bu yalnızca sizi olduğunuz yerde takılıp kalmaya yarar. Bunun yerine kontrolü elinize alın, durumunuzu kolaylaştırmak (veya en azından daha katlanılabilir) yapmak için neye ihtiyacınız olduğunu belirleyin, gerekirse başkalarından yardım alın ve hayatınız için formda kalma ve formda kalmayı içeren bir vizyon yaratın, böylece gelecekte yolunuza çıkan her şeyi daha kolay omuzlarsınız.

Bir Finansal Planımızın Olmaması

Maalesef ekonomik özgürlük bu yaşlarda belki de her zamankinden daha önemli… Herhangi birimizin yaşayabileceği en stresli şeylerden biri ekonomik belirsizliktir.
Bu noktada elimizdeki imkanlarla, temel ihtiyaçlarımızın buluşmasını sağlayın. Oturup tüm harcamalarınızı gözden geçirin ve sizi zora sokan tüm harcamalarda kurtulun.
Emekli maaşı üzerine yakınları için kredi çeken ve bunlar ödenmediği için çok zorluklar yaşayan; Öte taraftan, karın yağları için yüklü paralarla estetik ameliyat olup aylarca çektiği acı bir yana, tüm birikimini buraya aktarmış öyle çok güz50’k tanıyorum ki…
Hayatının geri kalanı için: kendini sev, hayatını sev, olabildiğince sağlıklı kal, vücudunu hareket ettir, bilgilen, meşgul ol, aklını kullan, mali durumunu kontrol et, cesur ol, kendine güven, tarzınla yaşa. . .
Sevgimle kalın.... (NG)