Kesinlikle Uzak Durmanız Gereken 5 Zehirli İnsan Tipi

 

1. “Daima haklı” olanlar
Bu kategorideki insanlar konu ne olursa olsun kendi fikirlerinin daha “haklı” olduğu inanışındadırlar. Oysa ki, oturmuş bir kişiliğe sahip bir kişi, kendi bakış açılarından yansıyan görüşlerin, yüzde yüz doğru olmadığının ve sadece kendi öznel fikri olduğunun bilincinde olmalıdır. Sürekli haklı çıkma çabası gelişmemiş bir kişilikle beraber, kötü bir karaktere de işaret eder.
Bu kategorideki insanların en kötü yanı genellikle kendi yetenek ve görülerine çok güvenmelerinden kaynaklı olarak tavsiye ve benzeri kibar çağrıları algılayamamalarıdır. Örneğin tartışmak istemediğinizde kendi haklılıklarının pekiştiğini düşünerek mutlu olurlar. Bu tarz insanlar karşısında yapılacak en yararlı hareket hayatınızdan çıkarmak veya mecburi irtibatlarınız varsa bunu olabildiğince aza indirgemektir.
2. Çıkar ilişkileri üzerine hayat kuranlar
Bu kategorideki insanların size zararını tespit etmek diğerlerine nazaran biraz daha zordur. Çünkü bu tip insanların ancak aranızdaki ilişkiye sebep olan muhabbet ortadan kalktığında gerçek kimliklerini gösterirler. Kendilerine olan faydanız bittiğinde size olan davranışları, hareketleri, konuşma şekli değişecektir.
Böyle bir tanıdığınız varsa, öncelikle bazı yanlış anlamaların önüne geçmek adına birkaç defa bu kişiyi yoklayın. Ardından tekrar, onun çıkarına hitap edecek bir konu ortaya sürerek onu test edin. Size karşı hareketleri tekrar düzeliyor ve samimiyeti arttırmaya başlıyorsa, bu kişiden kesinlikle uzak durun. Özel hayatını, çıkar ilişkileri üzerine kuran insanlar uzun vadede güvenilmezdirler. Çünkü kendi çıkarları doğrultusunda manipülasyon yoluna girip girmeyecekleri belirsizdir.
Bundan da önemlisi böyle insanlar sevgi, merhamet, gibi insana özgü karşılıksız iyiliklerden bihaberdirler ve böylesi insanlarla gereğinden fazla yakın olmak ve vakit geçirmek sizin ruh halinizde olumsuzlara yol açacaktır.
3. İğneleyici konuşanlar
Söylemek istediği şeyle beraber birçok farklı gereksiz detayı cümle içine sokmaları bu insanların en belirgin özelliklerindendir. Bu tip insanların verdiği ince rahatsızlık bir yana, böylesi insanlarla vakit tüketmek oldukça gereksizdir. Çünkü size geleceğe yönelik hiçbir şey katmadıkları gibi, iyi bir arkadaş ya da dinleyicide değildirler.
Sürekli olarak laf arasında sizi rahatsız edecek şeyler söyleyen bir tanıdığınız ya da sevdiğiniz varsa, onu size karşı daha açık olması yönünde uyarın. Bu uyarınızı gözardı ediyorsa, bu kişiyi kesinlikle görmezden gelmeye başlamalısınız. Unutmayın böylesi ufak şovlarının peşinden koşarak, kendini tatmin eden insanlar, canınızı sıkmaktan başka bir işe yaramayacaklardır.
4. Unutmayanlar
Unutmayan insanlar bu listedeki belki de en masum ancak en tehlikeli insan grubudur. Nispeten daha masumdurlar, çünkü onların unutmadığı şey bizim zamanında onlara yaptığımız bir yanlıştır. Ancak biz bu yanlışı görüp, özür dilediğimiz, haklılıklarını kabul ettiğimiz halde bu yanlışı unutmayarak bundan kaynaklı olarak kendilerini tatmin etmeleri bu insanları tehlikeli kılmaktadır.
Çünkü bu haklılıklarını ve sizin hatanızı akıllarında tutarak ilerleyen zamanlarda, tamamıyla alakasız bir konu üzerinde koz olarak kullanırlar. “Zaten şu konuda da böyle yanılmıştın!” benzeri bir argümanla, başınızdan geçen her anlaşmazlıkta bunu öne sürerek sizin zaten daha önce yanlış yaptığınızı ve bundan ötürü hep haksız çıkmanız gerektiği gibi bir durum algısı yaratırlar.
İşin kötü tarafı etraflarındaki diğer insanlara hikayeyi geçmişteki yanlışlarınızla bağdaştırarak anlatarak kendilerinin haklı olduğunu teyyit ettirerek tatmin hissetme yoluna giderler. Bu insanlarla ilişkinizi tamamen kesmeseniz bile olabildiğince aza indirgemeniz sizin açınızdan faydalı olacaktır.
5. Sürekli başkalarını suçlayanlar
Aslında diğer maddelerde olduğu gibi bu tipteki insanların hareketlerinin altında yine kendini beğenmişlik, bencillik ve empati eksikliği yatmaktadır. Sürekli başkalarını suçlayan insanların arka planlarını biraz incelerseniz hep aynı hikayelerle karşılaşırsınız. “Bana yanlış yapıldı” , “Benim değil, x’in hatası” , “Ben üstüme düşeni yaptım” gibi cümleler bu insanların en sevdiği cümle öbekleridir.
Bunun sebebi, bu gruptaki kişilerin kendilerinin yanlış yapabileceğini bir türlü kabul etmemesidir. Yanlışı yapanın kendileri olduklarını kabul etmek zorunda kaldıklarında dahi, sorumlunun kendileri değil, sorumlunun bu yanlışa onları sürükleyen sebeplerin ya da kişilerin olduğunu iddia ederek kendilerini aklamaya çalışırlar.
Sonuç olarak;

Yukarıdaki maddelerde sıralanan insanların özelliklerine dikkat ederseniz hepsinin bilinçaltı düzeyde benmerkezci ve kendini savunma altında tutan kişiler olduklarını göreceksiniz. Aslında diğer insanlara yardım kişisel gelişimin temel sütunlarından biridir ve değişimi kendimizden sonra diğerlerine yansıtmamız gücümüzü pekiştirecek yegane şeylerden biridir. Ancak bu insanlardan uzak durulmasını tavsiye etmemin sebebi bu insanların tabir yerindeyse “ulaşılmaz” konumda olmalarındandır.
Ulaşılmaz tanımıyla kastettiğim şey bu kişilerin kendilerinin yardım edilecek bir konumda olmadıklarını, diğer insanlara karşı gayet düzgün davrandıklarını, problemin diğer insanlarda olduğunu düşünmelerinden kaynaklıdır. Böylesi biriyle iletişim halinde olarak ona yardımcı olmaya çalışmak, renk körü olan birine kırmızıyı anlatmaya çalışmaya benzer.
BİR DE BU YAZILAR VAR... BAKMADAN GEÇMEYİN DERİM...