Sağlıklı bir beyin için anne karnında başlayan süreç ömür
boyu devam ediyor. Tüketilen besinlerden, uyku düzenine, gün içindeki etkinliklerden,
spora hatta içten bir gülümsemeye kadar birçok nokta beyin sağlığı için önem
taşıyor. Memorial Şişli / Ataşehir Hastaneleri Beyin Sinir ve Omurilik Cerrahi
Bölümü uzmanları beyin sağlığının korunması için dikkat edilmesi gerekenler
hakkında bilgi verdi.
1 – Beyin gelişimi ve sağlığını destekleyen gıdaları tüketin
Beyin gelişimi anne karnında başladığı için anne adaylarının
özellikle folik asit içeriği yüksek olacak şekilde düzenli beslenmesi önem
taşımaktadır. Alzheimer ve bunama riskine karşı yetişkinlerde de dikkat
edilmesi gereken folik asit desteği için fasulye, bezelye, ıspanak, şalgam,
limon ve portakal gibi gıdalar tüketilmelidir.
Muz ve kuru baklagiller: B vitamini içeren muz, kuru
baklagiller, et, balık, yağsız süt, yoğurt ve yeşil yapraklı sebzelerin
tüketilmesi önemlidir. Hafıza ve zeka gelişimi bakımından B vitamini önemli bir
yer tutmaktadır. Aynı zamanda B vitamini yeni hücreler üretilmesine ve var olan
hücrelerin yapısının korunmasına yardımcı olmaktadır.
Balık: Beyin fonksiyonlarının daha düzgün çalışması,
hafızayı güçlendirerek daha hızlı düşünebilmek için omega 3 bakımından zengin
balık belirli aralıklarla mutlaka tüketilmelidir.
Kaju ve yer fıstığı: Beyinde yaşlanmayla birlikte ortaya
çıkan gerilemeyi yavaşlatmak için; E vitamini bakımından zengin ceviz, fındık,
kaju, yer fıstığı, ay çekirdeği, susam, keten tohumu tüketilmelidir.
Üzüm ve çilek: Dopamin salgılanmasını sağlayan üzüm problem
çözme yeteneğini artırırken, yüksek oranda antioksidan içeren çilek, yaban
mersini gibi meyveler ile domates, havuç gibi sebzeler belleği geliştirerek
beyni korumaktadır.
2 -Türk kahvesinden vazgeçmeyin
Kültürümüzde önemli bir yeri olan Türk kahvesi, beynin
çalışmasını motive eden uyarıcıların en önemlilerindendir. Kahvenin içinde
bulunan ve beyinde uyarıcı görev yapan kafeinin yorgunluğu azaltıcı etkisinin
yanında konsantrasyon ve uyanıklığı yükselten özelliği de bulunmaktadır.
Ara öğün gibi değerlendirilen Türk kahvesi yapılış, sunuş ve tüketimi
bakımından fabrikasyon olarak nitelendirilen diğer kahvelerden farklılıklar
içermektedir.
Bir ritüel eşliğinde tüketilen Türk kahvesi, yarattığı fiziksel
etkilerinin yanı sıra gün içinde hoş bir mola verilmesine olanak sağlayarak
beynin dinlenmiş vaziyette tekrar motive olması konusunda da etki
göstermektedir.
3 -Hayatınızda özel anları artırın
Türk kahvesinin tüketiminde olduğu gibi kişinin hayatında
özel anlara zaman ayırması, vücudun birçok hormon salgılamasına zemin
hazırlamaktadır. Dinlenen müzik, sevilen bir arkadaşla zaman geçirilmesi, spor
hatta zevkle tüketilen bir yemek bile mutluluk sağlayan birçok hormonun salgılanmasını
harekete geçiriyor. Beyin sağlığı için oldukça önemli olan bu hormonlar insanın
duygu sistemini kontrol eden ve hafıza için hayati öneme sahip olan limbik
sistemi uyararak harekete geçirmektedir.
4 -Beyninize 4 mevsimi yaşatın
Gelişen teknoloji ile birlikte özellikle büyük şehirlerde
büyük bir elektro manyetik çöplük oluşmaktadır. Algılamayı etkileyen
elektromanyetik alan uyaran kirliliğine neden olarak beyinde aşırı yüklenmeye
yol açmaktadır. Odaklanma problemi, dikkat dağınıklığı, unutkanlık gibi birçok
soruna neden olan elektromanyetik alanlar beynin dinlenmesine ve kendini
yenilemesine izin vermemektedir. Beynin kendisini en fazla yenilediği zaman
dilimi olan uyku anında elektro manyetik etki yapabilecek cep telefonu,
televizyon gibi ürünlerin kişinin yakınında olmaması gerekmektedir.
Kaliteli bir uyku ile bir ilkbahar havasında güne başlayan beynin mevsimlere
benzetilirse gün içinde 4 mevsimi de yaşaması gerekmektedir.
5- Uyku düzeniniz tarlakuşu gibi olsun
Beynin gün içinde 4 mevsimi yaşamasının yanında gece ve
gündüzü de biyoritme uygun saatlerde gerçekleştirmesi önemlidir. Tarlakuşu
örneğinde olduğu gibi kişi gibi erken yatıp güne erken başlandığı zaman vücudun
salgıladığı siteroit, melatonin gibi hormonlardan en üst seviyede
faydalanmaktadır. Erken kalkıp uygun besinlerle yapılan kahvaltının ardından
salgılanan hormonlar sayesinde beyin, enerjik, algısı yüksek ne ekilirse verim
alınacak bir toprak gibi güne başlamaktadır. Doldur boşalt ritmiyle hareket eden
beynin en iyi temizlendiği ve kendini yenilediği uyku saatlerini kaliteli hale
getirmek hayati önem taşımaktadır.
6- Beyninizin yükünü kahkaha ile hafifletin
Dilimize yerleşen “Bir kahkaha bir kalem pirzola” deyimi
aslında gerçeği yansıtmaktadır. İçten bir kahkaha beyne oksijen gitmesini
kolaylaştırırken tansiyonu dengede tutulmasına ve hormonların düzenlenmesine
zemin hazırlamaktadır. Gülme esnasında, beyindeki alt kranial sinirler
koordineline olarak çalışarak, endorfin salgısının yükselmesine ve pozitif
uyarıcıların devreye girmesine olanak sağlamaktadır.
Omurga sağlığında olduğu gibi 45 dakika çalışıp 15 dakika dinlenme esasına beyin sağlığı için de
uyulması gerekmektedir. Gün içinde gülmek, bir arkadaşla sohbet etmek veya
kahve gibi ritüellerle beyindeki yükü azaltarak es verdirilmesi gerekmektedir.
7- Tek başınıza bulmaca çözmenin yanı sıra sosyal aktivitelere ağırlık verin
Bulmaca çözmenin beyin sağlığı ve hafıza için önemli olduğu
bilinmektedir. Ancak gün içinde gerçekleştirilen sosyal aktiviteler hafızaya
bulmaca çözmekten çok daha iyi gelmektedir. Kişinin tek başına oturup saatlerce
bulmaca çözmesi yerine bir bulmaca çözdükten sonra sokağa çıkarak sosyal ortama
girmesi, arkadaşlarıyla zaman geçirmesi veya aile ziyaretlerine gitmesi beyin
sağlığı bakımından önemlidir.
8- Beyninizi sporla güçlendirin
Kalp damar, diyabet, tansiyon gibi hastalıkların kontrol
altında tutulmasında önemli rol oynayan düzenli egzersiz ve spor, beyinde de
olumlu etkiler yaratmaktadır. Mutluluk hormonu olarak bilinen endorfin
hormonunun salgılanmasını artıran spor, insani ilişkilerde daha yapıcı hareket
etmeyi sağlarken mutluluk eşiğinin yükselmesine zemin hazırlamaktadır. Demans,
Alzheimer, Parkinson gibi nörodejeneratif hastalıklardan kaçınmak için düzenli
egzersizin hayatın bir parçası haline getirilmelidir. Uygun şekilde
tamamlanan bir sportif aktivitenin zemininde becerikli şekilde tamamlanmış bir
zihinsel aktivitenin bulunduğu unutulmamalıdır.
Bunların yanı sıra;
- Spor yapan kişilerde sinir hücresi üretilmesini sağlayan faktörlerin uyarıldığını gösteren araştırmalar bulunmaktadır.
- Kan dolaşımı üzerinde olumlu etkileri bulunan spor, kan ile daha sağlıklı çalışan beynin gelişimine ve çalışmasına da olumlu yönde etki yapmaktadır. .
- Yön tayin etme, hafıza, bilinçli düşünme, plan yapma, dikkat, dürtülerin kontrolü, problem çözme ve birden fazla işle uğraşmaya kadar pek çok konuda işlevi olan beyin bölgeleri spor sayesinde aktive olmaktadır.