Terleme, vücutta ısı dengesinin sağlanması
için gerekli olan doğal bir fonksiyon. Hareket ettiğimizde veya dış ortamdaki
sıcaklık arttığında vücudun normal ısısının korunabilmesi için ter bezleri
beyindeki bir merkez tarafından uyarılıyor, bunun sonucunda da terleme
gelişiyor. Acıbadem International Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma
Hastalıkları Uzmanı Dr. Bilge Ceydilek bunların yanı sıra iç ya da dış kaynaklı
stres oluştuğunda veya heyecan
hissedilen durumlarda vücutta terleme miktarının artmasının olağan kabul
edildiğini belirterek;
“Ancak vücut istirahat halindeyken, hava sıcak değilken,
beden için hiçbir stres faktörü yokken veya heyecan oluşturan bir olay
olmamışken terleme oluşuyorsa, bu tablo aşırı
terleme olarak adlandırılıyor.
Aşırı terlemenin altında bir hastalık yatabileceği için mutlaka bir hekime başvurmak gerekiyor” uyarısında bulunuyor. Peki hangi hastalıklar vücudu aşırı terletiyor?
Dr. Bilge Ceydilek karda kışta bile terleten 7 hormonal bozukluk ve metabolizma hastalığını anlattı, önemli uyarılarda bulundu.
Aşırı terlemenin altında bir hastalık yatabileceği için mutlaka bir hekime başvurmak gerekiyor” uyarısında bulunuyor. Peki hangi hastalıklar vücudu aşırı terletiyor?
Dr. Bilge Ceydilek karda kışta bile terleten 7 hormonal bozukluk ve metabolizma hastalığını anlattı, önemli uyarılarda bulundu.
Hipertiroidi, tiroit bezinin fazla tiroit
hormonu üretimi ile oluşan bir hastalık. Bu durum halk arasında ‘zehirli guatr’
olarak da adlandırılıyor. Tiroit hormonu, en kaba tabiriyle vücuttaki tüm
organların çalışma hızını belirliyor, dolayısıyla gereğinden fazla
üretildiğinde sanki ağır bir egzersiz yapılıyormuş gibi vücuttaki tüm olaylar
hızlanıyor. İstirahat halinde bile aşırı terlemek, yorgun hissetmek, çarpıntı,
kaygılı ruh hali, uykusuzluk, ellerde titreme bu hastalığın temel belirtileri.
İshal de hastalığa eşlik edebiliyor. Hastaların yaşam tarzlarında bir
değişiklik yapmamalarına rağmen ciddi kilo kayıpları oluyor.
Diyabet
Sinir sisteminin bir parçası olan otonom sinir sistemi de sıklıkla yüksek kan
şekerinden etkileniyor. Dr.
Bilge Ceydilek ayrıca beyinde terlemeyi kontrol eden ve adeta bir termostat
görevi gören hipotalamusta da hasar oluştuğunu vurgulayarak, “Diyabetik
kişilerde ortamda ya da vücutta terlemeye neden olabilecek hiçbir uyarı yokken
dahi terleme oluşabiliyor. Ancak bunun tam tersi diyabetiklerde hiç terleyememe
sorunu de gelişebiliyor” diyor.
Hipoglisemi (Şeker düşüklüğü)
“Kan şekeri düşüklüğü vücut için alarm
veren bir durum ve acil düzeltilmesi gerekiyor. Çünkü kan şekerinin düşük kalma
süresi uzarsa ya da düşüklük derinleşirse hayati tehlike oluşuyor” uyarısında
bulunan Dr. Bilge Ceydilek sözlerine şöyle devam ediyor: “Bu nedenle vücutta
kan şekeri düştüğünde, fark edilebilir olsun diye stres hormonlarının seviyesi
artıyor ve bu hormonların etkisiyle birçok belirti ortaya çıkıyor. Bir anda ter
boşalması oluyor, hasta kıyafet değiştirme ihtiyacı duyabiliyor. Eller
titremeye başlıyor, çarpıntı gelişiyor, cilt rengi soluklaşıyor, gözlerde
kararma oluyor. Diyabet hastaları da kullandıkları ilaçlara bağlı olarak şeker düşüklüğü
geliştiğinde gece uykudan terleme ile uyanıyorlar”
Akromegali
Akromegali beyinde yer alan hipofiz
bezinden fazla miktarda büyüme hormonu üretilmesi sonucu oluşan bir hastalık.
Artmış olan büyüme hormonunun uyarısı nedeniyle ter bezleri aşırı aktifleşiyor,
bunun sonucunda da tüm vücutta istirahat halinde bile terleme artıyor.
Terlemenin yanı sıra büyüme hormonunun etkisiyle el ve ayaklarda büyüme
nedeniyle ayakkabı numarasında artış, eski yüzüklerin parmaklara dar gelmesi
gibi sorunlar gelişebiliyor. Burun ve alında kabalaşma oluşuyor, alt çene üst
çeneye göre öne doğru yer değiştiriyor. Dilde ve tiroit bezinde de büyüme
görülebiliyor. Hastalarda yüksek tansiyon ve kan şekeri yüksekliği
başlayabiliyor. Bu tabloya baş ağrısı ve görme problemleri eşlik edebiliyor”
Feokromasitoma
Katekolaminler denilen hormonların fazla
salgılanması nedeniyle oluşan bir hastalık. Katekolaminler de ter bezlerini
uyarıyor. Terleme genellikle ataklar halinde görülüyor. Bu ataklarda terleme
bir üçlemenin parçasıdır, diğer ikisi çarpıntı ve baş ağrısıdır. Yine
genellikle ataklar halinde veya sürekli yüksek tansiyon gelişiyor, ataklar
sırasında oldukça yüksek değerler ölçülebiliyor. Bu ataklar 5-10 dakika
sürebildiği gibi saatlerce de devam edebiliyor. Sinirlilik ve kaygı hali
oluşabilen bu hastalar sıklıkla panik atak ön tanısı ile psikiyatriye
yönlendiriliyor.
Kortizol hormonunun fazlalığıyla
karakterize bir hastalık. Endokrinoloji ve Metabolizma Uzmanı Dr.Bilge Ceydilek
aşırı terlemede hem ter bezlerinin aşırı uyarılmasının hem de bu hastalıkta
sıklıkla görülen obezitenin rol oynadığını vurgulayarak şu bilgileri veriyor:
“Cushing Sendromu’nda hastaların cildi oldukça yağlı oluyor, sık sık sivilce
gelişiyor, tüm vücutta tüylenme artışı görülüyor. Özellikle karın çevresinden
çok hızlı kilo alımı oluyor, karın cildinde pembe renkli kalın çatlaklar ortaya
çıkabiliyor. Yüz yuvarlaklaşıyor ve ödemli oluyor. Yüksek tansiyon ile kan
şekeri yüksekliği gelişebiliyor. Ensede yağ birikiyor ve kadınlarda erkek tipi
saç dökülmesi görülebiliyor.”
Obezite
Obezite tek başına aşırı terleme nedeni. En
basit nedenle artan yağ dokusuyla birlikte vücutta ısı kaybının zorlaşması,
sabit ısı dengesinin korunabilmesi için terlemeyi uyarıyor. Bunun dışında
obezite nedeniyle vücutta değişen hormonal denge ve yağ dokusundan üretilen
bazı hormonlar da ter bezlerini uyararak terlemeyi artırıyor.